«اللهُمَّ رَبَّ السَّمَوَاتِ وَرَبَّ الْأَرْضِ وَرَبَّ الْعَرْشِ الْعَظِيمِ، رَبَّنَا وَرَبَّ كُلِّ شَيْءٍ، فَالِقَ الْحَبِّ وَالنَّوَى، وَمُنْزِلَ التَّوْرَاةِ وَالْإِنْجِيلِ وَالْفُرْقَانِ، أَعُوذُ بِكَ مِنْ شَرِّ كُلِّ شَيْءٍ أَنْتَ آخِذٌ بِنَاصِيَتِهِ، اللهُمَّ أَنْتَ الْأَوَّلُ فَلَيْسَ قَبْلَكَ شَيْءٌ، وَأَنْتَ الْآخِرُ فَلَيْسَ بَعْدَكَ شَيْءٌ، وَأَنْتَ الظَّاهِرُ فَلَيْسَ فَوْقَكَ شَيْءٌ، وَأَنْتَ الْبَاطِنُ فَلَيْسَ دُونَكَ شَيْءٌ، اقْضِ عَنَّا الدَّيْنَ، وَأَغْنِنَا مِنَ الْفَقْرِ»
"Allahumme Rabbes'semeveti ve Rabbil'ard ve Rabbil'earşıl'eazîm, Rabbene ve Rabbe kulli şeyin, Feeligal'habbi ven'neve ve munzilet'tevrati vel'incîli vel'furgaan, euzubike min şerri kulli şeyin ente e'hizun bi naasıyetihi, Allahumme entel'evvelu feleyse gableke şey, ve entel'baatınu feleyse be'adeke şey, ve entez'zahiru feleyse fevkake şey, ve entel'baatınu feleyse duuneke şey, egdi anned'deyne, ve ağnine minel'fakır. "
"Yedi kat semâyla, (yedi kat) yerin, yüce arşın, bizim ve her şeyin Rab’bi olan, tâne ile çekirdekleri (yerde bitmesi için) yaran, Tevrât, İncil ve Furkân'ı indiren Allah’ım! Perçeminden tuttuğun her şeyin şerrinden sana sığınırım. Allah’ım! Sen Evvel'sin, Senden önce hiçbir şey yoktur. Sen Ahir'sin, Senden sonra hiçbir şey yoktur. (Senden başka her şey yok olacak, ancak sen kalacaksın). Sen Zâhir'sin, Senin varlığını gösteren daha açık bir şey yoktur. Sen Bâtın'sın, mahlukatı seni görmekten alıkoyansın. Ancak mahlukatı görmekten hiçbir şey Seni alıkoyamaz. Borcumu ödemeyi bana nasip et. Bizi fakirlikten zenginliğe çıkar."